14-17. yüzyıllar arasında İznik çinilerinin üretim merkezi olan tarihi çini fırınları arkeoloji kazıları başladı.O fırınlar da üretilen nadide parçalara günümüzde koleksiyonerler paha biçemiyor. Avrupa müzayedelerinde milyon dolarlara alıcı buluyor. En son 1 milyon 426 bin sterline satıldı.
İznik çiniciliği Osmanlı dönemi’nde sarayın büyük desteği ile gelişti. 18. yüzyıl sonlarına doğru sarayın mali kriz yaşamasıyla birlikte çini de son buldu. İznik’te 30 yılı aşkın bir zamandır dönemsel olarak yürütülen tarihi çini fırınları kazıları, İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyelerinden Belgin Demirsar Arlı başkanlığında geçtiğimiz günlerde yeniden başladı.
ORJİNALİ PAHA BİÇİLEMİYOR
Orjinal İznik çinilerine koleksiyonerler paha biçemiyor. Koleksiyonerlerin elinde bulunan nadide İznik çinileri bugün Avrupa müzayedelerin de milyon dolarlara alıcı buluyor. Osmanlı dönemine ait İznik çinisi tabak, en son İngiltere’nin başkenti Londra’da düzenlenen müzayedede, 1 milyon 426 bin 500 sterline (yaklaşık 5 milyon TL) alıcı buldu. Bugün çinilerin en güzel örnekleri Bursa ve Edirne’deki camilerde görülmekte.
İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyesi Belgin Demirsar Arlı, yürütülen çalışmalar hakkında;
” 2018 yılı İznik Çini Fırınları kazı sezonu çalışmalarına İstanbul Üniversitesi’nden çeşitli uzman ve öğrencilerin oluşturduğu yaklaşık 15 kişilik bir ekiple başladık. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İstanbul Üniversitesi adına Bakanlar Kurulu kararıyla yürütülen çalışmalarda çini ve seramik üretim teknolojilerini aydınlatmaya yönelik araştırmalar yapılmakta. Bakanlık temsilcisi olarak Adıyaman Müzesi uzmanlarından Fatma Savsar’ın katıldığı çalışmaların Eylül ayının ortalarına kadar sürmesini planlıyoruz. Çalışmalar bu yıl da İznik II. Murat Hamamı’nın doğusunda yer alan BHD kodlu kamulaştırılmış alanda, XIV-XVII. yüzyıllar arasında faaliyet gösterdiği tespit edilen çini fırınları ve atölyelerin bulunduğu şantiyede devam etmekte. 2013 yılında kamulaştırılarak BHD kodlu alana dâhil edilen, kazı alanına kuzeyden bitişik yaklaşık yarım dönümlük yeni bölümde yoğunlaşmış biçimde devam eden çalışmalar sırasında 15.yüzyıla tarihlenen 3 fırına rastlanmış, İznik Çiniciliği açısından önem arz eden bu fırınlar açığa çıkarıldıktan sonra koruma altına alınmıştır. 2018 kazı sezonunda, 2017 yılında bir kısmı açılan, BHD olarak isimlendirilen atölye alanının 8. fırınını ortaya çıkarılmasına başlandı. Kazı çalışmaları, Başkan Yardımcısı Şennur Kaya, Hakan Arlı ve Osman Yurteri’nin özverili çalışmalarıyla sürdürülmekte. İstanbul Üniversitesi’nin en uzun soluklu kazılarından biri olan İznik Kazıları T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı ödeneği yanında Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin desteği, İznik halkının anlayış ve ilgisiyle sürdürüle bilmekte.” diye konuştu.
FIRINLAR NASIL BULUNDU
18.yüzyılın ardından kaderine terk edilip toprak altında kalan İznik çini fırınları, 1967 yılında İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi ve Arkeoloji bölüm başkanı Prof. Dr. Oktay Aslanapa tarafından keşfedildi. 1994 yılından itibaren çalışmalar yine aynı bölüme ait öğretim üyesi Prof. Dr. Ara Altun başkanlığında, çeşitli bilim adamları ve öğrencilerin katılımıyla sürdürüldü. Bugün ise bu görevi İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyesi Belgin Demirsar Arlı yürütmekte.