İznik’te geçtiğimiz hafta önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Türkiye'nin en uzun etaplı koşusu 'İznik Ultra Maratonu' İznik’te yapıldı. 126 kilometre, 60 Kilometre ve 10 Kilometrelik bölümlerde yapılan üç koşu ile İznik 2 gün boyunca renkli görüntülere sahne oldu.
İznik Ultra Maratonu dolayısıyla İznik’te tüm oteller doldu. Şehre yüzlerce yeni turist geldi. Yağmurlu bir havaya rağmen katılım yüksekti. İznik’e gelen herkes bir şekilde alışveriş yaptı. Kaldığı otele para kazandırdı. Köşedeki çiniciden alışverişini yaptı. Caddedeki lokantadan yemek yedi. Şehrin ekonomisine bir şekilde canlılık kazandırdı.
İznik gölünün çevresinde yapılan zorlu 126 kilometrelik koşu ulusal basında da geniş yer buldu. Birçok gazete internet haber sitesi, forumlar, kişisel bloglar bu yarışa yer verdi. Facebook ve diğer sosyal paylaşım sitelerinde fotoğraflar dolaşıma sunuldu. İznik’in tanıtımı için büyük etkisi olan bir etkinlik olduğu şimdiden dillendiriliyor.
Çünkü biliniyor ki bu haberi okuyan bir kişinin gezmek isteyeceği yerler arasına İznik’te girmiştir. Bu haberi okuyan bir tur operatörü, bir organizasyon yaparak bu şehre yeni bir tur daha düzenleyebilir. İznik kelimesi, yerli ve yabancı turist adaylarının kafasında yer etmesinin en kolay yolu bu tür etkinliklerdir.
Bu tür etkinlikler şehir ekonomisine canlılık kazandırır. Az bir masrafla tahmin edilemeyecek kadar büyük tanıtımlar yapılabilir. Belediyeler bu yüzden festivaller, konserler, yarışmalar gibi etkinlikler düzenleyerek şehir ekonomisine canlılık kazandırmaya çalışırlar. Amaçları esnafın cebine biraz daha fazla para girmesidir. Esnafın görevi nasıl ki bir işyerini açarak müşteri beklemek, hizmet vermekse, yerel yöneticilerin görevlerinden birisi de o işyerinin önünden daha fazla müşteri geçmesini sağlamak için bu tür aktiviteler yapmaktır.
Bu organizasyona destek olan yöneticileri kutlamak gerek. Cesaretlerinden dolayı teşekkür etmek gerek. Aldıkları bir karar, organizasyona verdikleri destek İznik’e tanıtım olarak döndü. Devamını beklediğimizi de belirtelim.
İznik Ultra Maraton’un gizli, gölge bir kahramanı daha var. Teşekkürü hak edenler arasında ön önde gelen kişilerden birisi aynı zamanda. Bu yarışmanın Türkiye’nin herhangi bir yerinde yapılabilecekken, burada, İznik’te yapılmasını sağlayan kişilerden birisi. Yetkilileri tek tek dolaşıp burada yapılmasına ikna eden, organizatör Caner Odabaşoğlu'na kefil olan rotanın belirlenmesinde, 10 km rotasının hazırlanmasında, GPS kayıtlarının tutulmasında, yarışın tanıtılmasında gönüllü olarak görev alan, bu iş için günlerce uykusuz kalan bir isim. Soner Sarıhan. Bu yarışın düzenlenmesinde büyük emeği var.
Soner Sarıhan bu şehrin tanıdığı birisi aslında. Selçuk İlköğretim Okulunda Sosyal Bilgiler öğretmeni olan Soner Sarıhan doğa sporları ile uğraşan sıkı bir aktivist. Eşi İnci Sarıhan ile birlikte yaptıkları uzun bisiklet turları, en son 2 yaşındaki bebekleri ile birlikte yaptıkları 3486 kilometrelik orta Avrupa turu basında çok ses getirmişti. Katıldığı her televizyon programında İznik’i anlatan, konu olduğu her gazete haberinde, röportajda İznik’ten bahseden birisi aynı zamanda. En son CNN Türk’te 20 dakika boyunca İznik gösterildi onun sayesinde. Kendisi İznik’in tanıtım elçisi gibi çalışıyor desek yeridir.
Soner Sarıhan Türkiye’de 60-70 bin üyesi bulunan Bisiklet Forum’un yöneticilerinden aynı zamanda. Türkiye’de amatör ya da profesyonel bisiklet sporuyla uğraşan herkesin bir şekilde tanıdığı bir isim. Bu konuda etkinliği tartışılmaz.
Teşekkür ederken Soner Sarıhan’ı unutmamak gerekir. Verdiği emek, gösterdiği gayret ve çaba, bu şehre bir tanıtım, İznik esnafının cebine de para olarak döndü. Kendisi de 60 kilometre yarışına katılan ve bitirmeyi başaran Soner Sarıhan’ı verdiği emeklerden dolayı kutlamak gerek. Bu tür değerlerin kıymetini bilmek gerek.
Soner Sarıhan’ın yanında Selçuk İlköğretim okulunu da unutmamak gerekiyor. İdarecisinden öğretmenine, Okul aile birliğinden öğrencisine, velisine bu organizasyonda gönüllü olarak görev yaptılar. Yarışmaya renk kattılar. Organizasyonun başarısında emekleri çok büyük. Darısı diğer okullarımızın başına demek lazım.
