• Anasayfa
  • Adli
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Kültür Sanat
  • Özel Haberler
  • Siyaset
  • Spor
İznik Defteri
  • Anasayfa
  • Adli
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Kültür Sanat
  • Özel Haberler
  • Siyaset
  • Spor
Sonuç yok
Tüm sonuçlar
  • Anasayfa
  • Adli
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Kültür Sanat
  • Özel Haberler
  • Siyaset
  • Spor
Sonuç yok
Tüm sonuçlar
İznik Defteri
Sonuç yok
Tüm sonuçlar

İnternetin Ölüm Tarihi: 22 Ağustos 2011

Yazar : HAYRİ ŞEN
15 Şubat 2017
Kategori Ülke ve Dünya Gündemi
0
İnternetin Ölüm Tarihi: 22 Ağustos 2011
0
0
Görüntülenme
PaylaşPaylaşPaylaşPaylaş

Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu'nca (BTK) hazırlanan "İnternetin Güvenli Kullanımına İlişkin Usul ve Esaslar" 22 Ağustos 2011 tarihinde yürürlüğe girecek.    Bu uygulamayla kullanıcılar BTK'nın belirlediği 4 internet filtresinden birini seçmek zorunda bırakılacak. Filtreyi aşmak suç sayılacak. Filtre kıstasları ise tamamen BTK tarafından belirlenecek. Geçtiğimiz günlerde basının gündemine gelen "yasaklı kelimeler listesi" büyük tepki almıştı. Ancak bu yasaklı kelimeler listesinin buzdağının görünen kısmı olduğu çok geçmeden ortaya çıktı. Dayanağı nedir&#63 5809 sayılı Kanunun 4’üncü 6’ncı ve 50’inci maddeleri ile 28.07.2010 tarihli ve 27655 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Elektronik Haberleşme Sektöründe Tüketici Hakları Yönetmeliği’nin 10’uncu maddesi hükümleri kapsamında, BTK tarafından hazırlanan “İnternetin Güvenli Kullanımına İlişkin Usul ve Esaslar Taslağı” 22 Şubat 2011 tarihinde 2011/DK-10/91 no’lu karar ile onaylanarak, “İnternetin Güvenli Kullanımına İlişkin Usul ve Esaslar”ın 22 Ağustos 2011’de yürürlüğe girmesine karar verildi.    22 Ağustos'ta devreye girecek sistemde internete devlet, daha doğrusu "BTK" tarafından belirlenen 4 filtre tipinden birini seçerek girebileceğiz. Filtreyi aşmak ya da aşmaya çalışmak suç sayılacak. Ayrıca internet servis sağlayıcıları filtrelerin aşılmasını engellemekle sorumlu tutuluyor, aksi halde onlara da ağır para cezaları öngörülüyor. "Ben giriyorum, siz de girin"den "Ben de giremiyorum artık"a…     Düzenlemeye göre 4 tip filtre yer alacak. Aile, çocuk, yurtiçi ve standart paket. Her internet abonesi bunlardan birini seçmek zorunda kalacak. Bu filtre tipini internet kafelerde uygulanan "Websense" filtresine benzetebiliriz. Yani sadece internet kafenin belirleyebildiği sitelere girebileceksiniz. Bu tür filtre sistemleriyle içeriğinde sorun olmasa bile birçok sitenin filtreye takıldığı kullanıcılar tarafından biliniyor.      Git gide uçsuz bucaksız bir dünya olma yolunda ilerleyen interneti "güvenli internet" sloganının arkasına sığınarak "terbiye edilmiş internet"e dönüştürecek bu uygulamanın dünyada sınırlı sayıda örneği var. Bu örneklerde Çin, Küba, İran gibi internetin sıkı bir sansür altında tutulduğu ülkelerle sınırlı.     Bu sistemin internet kullanıcılarını sınıflandırdığını ve bu esaslarla "internetteki zararlı içerikten korunma" adı altında internetin yasaklanmaya çalışıldığı ifade ediliyor. Bu tür filtreler şu anda da var. Bu tür filtre sistemleri işletim sistemleri, internet servis sağlayıcılar ya da internetten bulunabilecek programlar sayesinde isteyen kullanıcılar tarafından zaten istenildiği zaman kullanılabiliyor. Yani zaten kullanıcı böyle bir opsiyona sahip. Ancak BTK'nın uygulamasıyla bu durum bir opsiyon olmaktan çıkıp zorunluluk haline geliyor.     Diğer bir deyişle, "Bu usul ve esasların arkasındaki zihin örüntüsünün kendi yurttaşını birey olarak görmediğini, onun adına eylemeye muktedir olarak sadece kendini ve kendinin mutlak otoritesini ve bu mutlak otoritenin doğruluğunu gördüğünü belirtmek gerekir. Bu anlamda burada herşeyi bilen muktedir özne BTK ve muteber vatandaşlar da İnternet erişim özgürlükleri ile İnternet ortamında seçme haklarının “onların iyilikleri adına” ellerinden alınmasına rıza gösterenlerden oluşmakta. Devlet eliyle, filtreleme uygulamasının topyekünleştirilmesine ve zorunlu kılınmasına yol açacak bu uygulamanın benzer örnekleri ancak Çin Halk Cumhuriyeti, Küba, İran, Tayland gibi yurttaşlarının siberuzama erişimini sınırlandıran ve engelleyen ülkelerden verilebilir" diyerek düşünebiliriz    Bir anlamda, "Bu internet filtresi uygulamasıyla, birey korumacı ve kollamacı bu muhafazakar ideoloji tarafından pasifize edilmekte, zihni “tek doğru, tek renk, tek söylem” çağrısına uymaya, sağduyuya davet edilmektedir. "

     Bu nedenle, Ağustos 2011’den itibaren İnternet ortamına erişimde aklını kullanmaya muktedir bireyin akıl ve irade özgürlüğünü elinden alan bu usul ve esaslara karşı durmak, yürürlüğe girmesine itiraz etmek gereklidir Türkiye'de internet nereye gidiyor&#63 BM desteğiyle Freedom House tarafından Nisan 2011 de yayınlanan İnternette Özgürlük Raporu’na göre, Türkiye’nin “kötü puan’ını 42'den 45'e yükselterek” internete erişim özgürlükleri konusunda geriye doğru gitmeyi sürdürüyor.   Bu uygulamayla BTK, kimin hangi siteye girebileceğine, hangi blogu okuyabileceğine, hangi tartışma grubuna katılabileceğine kendi kendine karar vermiş olacak. İstediği herhangi bir siteyi, sayfayı kara listeye alarak sizin ulaşmanızı engelleyebilecek. Böyle Türkiye'nin İnternette Özgürlük Raporu'nda kendini İran ve Çin'in arasında bulması sandığınız kadar uzak bir gelişme değil. Standart paket sansürsüz değil mi&#63 En özgür gibi görünen Standart paket de bir filtre paketi ve BTK tarafından belirlenen erişim engellerine ve kara listelere tabi. Yani YouTube kapalıyken önceden DNS ile girebiliyordu. Ancak bu paket altında erişimi engellenmiş YouTube'a girmek mümkün olmayacak. Dava açıldı IPS İletişim Vakfı-Bianet, 13 Nisan 2011 tarihinde “yürütmenin durdurulması” talebiyle, söz konusu usul ve esaslara karşı Danıştay’a iptal davası açtı. Vakıf, Danıştay’a yaptığı başvuruda BTK’nın aldığı yeni kararın yasal dayanaktan yoksun olduğunu ve Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle tanınan temel hak ve özgürlükleri ölçüsüz şekilde kısıtladığını belirtti. Vakıf adına başvuruda bulunan avukat Ayşe Altıparmak, BTK’nın keyfi bir şekilde yasaklı siteler listesi hazırlayabileceğini, çocukları zararlı içerikten korumak için ebeveynlerin yerine devlet eliyle karar verilmesinin doğru bir uygulama olmadığını belirterek, “Gerek Avrupa Birliği gerekse Türkiye’nin de üyesi olduğu Avrupa Komisyonu çocuklar gibi zarar görmesi mümkün grupları korumak için yasal önlemler almaktansa özdenetim yollarına gidilmesini teşvik etmektedir. Bu nedenle, üye ülkeler ev ve okul bilgisayarları ile internet kafelerde filtre programlarının kullanılmasını teşvik etmeli ama devlet düzeyinde filtreleme girişimlerinden her ihtimalde kaçınmalıdır” açıklamasında bulunmuştu.

Önceki Yazı

Nazım’ın İznikli Dostlarından Anlamlı Buluşma

Sonraki Yazı

İznik Liseliler Buluşuyor

Sonraki Yazı
İznik Liseliler Buluşuyor

İznik Liseliler Buluşuyor

Please login to join discussion

Son Eklenen Haberler

Yaren Leylek

Yaren Leylek, 12. Yılında Dostunu Unutmadı

20 Mart 2023
Edirne - Kom

Uluslararası Silah Kaçakçısı Karı Koca Yakalandı

17 Mart 2023
Deprem- Evlendiler

Depremden Kurtuldular, İnegöl’de Evlendiler

16 Mart 2023
Evlerinde Ölü Bulundular

Karı Koca Evlerinde Ölü Bulundu

9 Mart 2023
Gemlik Uyuşturucu

Evinde 2,15 Kg. Uyuşturucu ile Yakalandı

9 Mart 2023
İyi Parti- İznik Gölü

İYİ Partiden İznik Gölü Hakkında Suç Duyurusu

3 Mart 2023
Kayın Ormanı

Kayınormanı Derneğinden 3 Mart Açıklaması

3 Mart 2023
Cargill-Ruhsat

Yargıdan Cargill’e Ruhsat Şoku

3 Mart 2023
İznik defteri-logo

Sitede yer alan yazı ve resimler telif yasaları ile korunmaktadır. Tüm hakları İZNİK DEFTERİ.COM sitesine aittir.

Kategoriler

  • Adli
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Foto Galeri
  • Köşe Yazıları
  • Kültür Sanat
  • Manşet
  • Özel Haberler
  • Siyaset
  • Spor
  • Ülke ve Dünya Gündemi

 

www.İznikdefteri.com
1991 yılında kurulmuş olup,
Bir İznik Dizayn iştirakidir

  • KÜNYE
  • Biz Kimiz
  • GİZLİLİK POLİTİKASI

© 2022 iznikdefteri Tüm hakları saklıdır.

Sonuç yok
Tüm sonuçlar
  • Anasayfa
  • Adli
  • Eğitim
  • Ekonomi
  • Kültür Sanat
  • Özel Haberler
  • Siyaset
  • Spor

© 2022 iznikdefteri Tüm hakları saklıdır.