“Sarışın bir kurda benziyordu.
Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.
Yürüdü uçurumun başına kadar,
eğildi, durdu.
Bıraksalar
ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak
ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
Kocatepe'den Afyon Ovası'na atlayacaktı.”
Nazım Hikmet’in bu ünlü mısralarında sarışın bir Kurda benzettiği Mustafa Kemal Atatürk, 26 Ağustos 1922’de, saat 5,30’da Kocatepe’de Büyük Taarruz’un başlama emrini verdiği an, Türk milletinin iki yüzyıldan beri süren kötü talihinin de sona erdiği andır. Kocatepe’de mutlak bir zaferin işaretini veren top ateşleri aynı zamanda tam bağımsız, özgür, egemen ve çağdaş bir cumhuriyetin kurulacağının da müjdesini veriyordu.
Türk milleti yalnız ülkemizin düşmanlardan kurtarılması için değil, çağdaş, laik ve uygar bir devletin kurulması için de Atatürk’e tam destek verdi. Atatürk, milletten aldığı güçle Türkiye’ye çağ atlattı ve ülkemizin dünyanın en uygar ülkelerinin düzeyine ulaşmasının yolunu açtı. Aklın ve bilimin önderliğinde Türkiye’yi dünyanın en barışçı ve en saygın ülkelerinden biri haline getirdi.
Şimdi onun bu yüce eserini tahrip etmeye çalışanlar var. O’nun en büyük devrimlerinden biri olan Türk milletini bölüp parçalamaya çalışanlar var. Din, mezhep ve etnik köken farkı gözetmeden bütün vatandaşlarımızın Türk olduğu inancını ortadan kaldırmaya çalışanlar var. Türk milleti kavramını ağızlarına almaktan kaçınan siyaset adamları var. O’nun Cumhuriyetin en temel dayanaklarından biri yaptığı laikliği ortadan kaldırıp Türkiye’yi otoriter bir din devleti yapmaya kalkışanlar ve bunlara payanda olanlar var. Silah zoruyla Atatürk Cumhuriyetini yıkıp devlet içinde devlet kurmaya çalışan eli kanlı teröristlerle müzakere masasına oturanlar, hatta onlarla kucaklaşanlar var. Ülkenin saygın aydınlarını, bilim adamlarını, gazetecilerini, subaylarını halkın gözünde küçük düşürmeye çalışanlar, onları hedef göstererek cezalandırılmalarına çalışanlar var. Yabancı ülkelerin dümen suyundan giderek ülkemizi Orta Doğunun savaş bataklığına sürüklemek isteyenler var.
Biz, Atatürk’e ve onun devrimlerine yürekten inanan yurtseverler olarak onlara diyoruz ki: Başaramayacaksınız!
26 Ağustos 1922’den bu yana geçen 90 yıl içinde Büyük Kurtarıcı Atatürk’ün eserlerini yürekten benimsemiş, vazgeçilmez bir yaşam biçimi haline getirmiş olan on milyonlarca yurttaşımız size geçit vermeyecektir.
Büyük Atatürk, Atatürkçü Düşünce Derneği, senin eşsiz devrimlerinin ebediyen yaşaması ve Türkiye’nin senin gösterdiğin yolda, demokrasi ve barış içinde ilerlemesi için var gücüyle çalışmaya devam edecektir.
ADD İznik Şb.Başkanlığı Adına
Ergün Balaban