Marmarabirlik Entegre Tesislerinden gerçekleştirilen ve TRT GAP kanalında canlı yayınlanan Bu Toprağın Sesi programında konuşan Marmarabirlik Başkanı Taviloğlu, zeytin üreticisinin sıkıntılarını dile getirdi, sektörü bekleyen tehlikelere dikkat çekti.
Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Refi Taviloğlu, taze ürün zeytin alım fiyatının erkenden açıklanmasının sakıncalarına dikkat çekerek, Yurdun her yerinde Gemlik çeşidi sofralık siyah zeytin üretilirken, üstelik bölge dışında maliyetler daha düşükken Marmarabirlik avans fiyat açıklamak zorundadır. Zaten kooperatifçiliğin gereği de budur dedi.
TRTde 19 yıldır yayınlanan Bu Toprağın Sesi programının son bölümü, Marmarabirlik Entegre Tesislerinden naklen gerçekleştirildi. Yapım ve yönetimini Nesli Güler Aşıkın, sunuculuğunu da Özdilin üstlendiği programın konukları ise Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Refi Taviloğlu, Osmangazi Ziraat Odası Başkanı Fuat Sarı, Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Kumral oldu.
Programda ilk söz Marmarabirlik Başkanı Taviloğlundaydı. Başkan Taviloğlu, içe dönük üretim planlama eksikliğinden, yurdun her yerine teşvikle Gemlik çeşidi fidan dikiminin yarattığı olumsuzluklardan söz etti. Yurt genelinde yerel çeşitlerin göz ardı edildiğini, tekdüze sofralık üretimine ağırlık verildiğine dikkat çeken Taviloğlu, Marmarabirlikten beklentilere yönelik ne tür önlemler alındığına yönelik soruyu şöyle yanıtladı:
HANDİKAPIMIZ ÜRETİMDEKİ KONTROLSÜZ ARTIŞ
Marmarabirlik zeytincilik sektöründe önemli yeri olan, üretici için önemli bir dayanak
Bu kadar beklentinin karşılığını verebilmek için Marmarabirlikin güçlü olması gerekiyor. Bunun için de Marmarabirlik tavizsiz olmak zorunda
Güçlü bir markaya sahibiz. Marmarabirlik pazarda yer bulabilmekte, yurt dışında payını artırmaktadır. Handikapımız üretimdeki kontrolsüz artış
Oysa pazar payımız aynı oranda artmıyor.
Büyük üretici ülkeler uluslararası pazarları neredeyse parsellemiş durumda
Özellikle İspanya, İtalya ve Yunanistan
Bu ülkelerin turşu tipi zeytinin pazar payı yüksek
Damaklar da buna alışmış durumda
Batıdaki damak tadına hitap etmemiz lazım ihracatta var olabilmeniz için. Ancak Güney Marmara Bölgesinin ürünü sofralık siyah naturel zeytin tamamen butik ürün
Bizim dışımızda böyle üretim yapan yok. Dolayısıyla pazarlayan da yok. Bu ürünü bir ülkede tutundurabilmek için, reklam yapmak, tadım yaptırmak, fiyatta da toleranslı olmak gerek. Bunun dışında bir şansımız yok.
ÜRETİCİ DOĞRUDAN DESTEKLENMELİ
Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Taviloğlu, Fındık Tanıtım Grubunun gazetelere verdiği ilandan da söz etti ve ürün fiyatlarının serbest piyasa koşullarında, arz ve talebe göre belirlenmesi halinde, üreticinin doğrudan desteklenmesi gerektiğini söyledi. Bunun yapılmaması halinde birliklerin kan kaybetmeye devam edeceğini belirten Taviloğlu, üreticinin yeni ürün fiyat beklentisiyle ilgili de şöyle konuştu:
Bölgede tahmin edilen rekolte 120 bin ton civarında… Marmarabirlikin fiziki imkanlarını zorlayarak alabileceği miktar 40 bin ton civarında
Yani üretimin yüzde 30u
Yüzde 100ü kontrol edemezsiniz. Yüzde 30unu tüccar alır, geri kalanı üretici kabına koyar. Son yıllarda bölge tüccarı elini eteğini çekti piyasadan
Her yer Gemlik çeşidi zeytin dolu olduğu için başka bölgelerden çok daha uygun fiyata ürün alabiliyor tüccar… Bu nedenle baştan bir fiyat vermek çok iyimser, fakat bir o kadar da tehlikeli. Kurtaramazsınız. Marmarabirlik avans fiyat uygulaması yapmak zorundadır. Kooperatifçiliğin temeli de budur zaten.
ÜRETİCİNİN MUTLU OLMASI MÜMKÜN DEĞİL
Bölgedeki zeytin üretim maliyetleri yüksek olduğuna vurgu yapan Taviloğlu, Ağaç başına verim düşük. Diğer bölgelerde 40-50 kilolar konuşulurken bizde 12-13 kilo
Bu verimlilikle zeytin üreticisinin mutlu olması olanaksız… Gençleştirme desteği verilmesi lazım diye konuştu.
Taviloğlu programda, Dünya Bankası ve Sanayi Ticaret Bakanlığı desteğiyle yapımı tamamlanan lisanslı depolar ve Marmarabirlikin çevre yatırımlarına da değindi.
Program konuklarından Osmangazi Ziraat Odası Başkanı Fuat Sarı da tarımsal üretim planlaması olmamasından yakındı. Diğer ürünlerden beklediğini bulamayan üreticinin zeytine yöneldiğini ifade eden Sarı, Üreticilerimiz son 10 yıldır zor durumda
Üretici borcunu borçla kapatmaya çalışıyor dedi.
Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alper Kumral da, programa katılan üreticilerin, zeytinde zirai mücadeleyle ilgili sorularını yanıtladı.