Tanrıça Tyche ve Kibele’den günümüze, kadim geleneklerin koruyucusu ve taşıyıcısı görevini hep kadınlar üstlenmiştir. Dokudukları kıyafetlerden anlattıkları masallara, geçmişlerini ve geleneklerini kuşaktan kuşağa aktaran onlardır.13 senedir Türkiye’nin tarihi kentlerinden İznik’te mermer işçiliğiyle uğraşan Hazel Kara, çalışan olarak başladığı bu mesleği 2016’dan beri iş yeri sahibi olarak sürdürüyor.
HAMUR AÇMAK YERİNE MERMERCİLİĞİ TERCİH ETTİ
Büyük İskender’in kumandanlarından Antigonos tarafından MÖ 316 senesinde kurulan İznik, antik dönemdeki adıyla Nicea, zengin tarihi ve doğal güzellikleri yanında farklı el sanatlarıyla da öne çıkıyor. Erkek egemen bir sektör olarak bilinen Mermercilikte bölgesinde tek kadın iş yeri sahibi olan Hazel’in antik mozaiklere olan tutkusu, bu geleneksel zanaat geleneğini korumak ve gelecek nesillere aktarmak konusunda sorumluluğu haline gelmiş. 36 yaşındaki Hazel Kara, hem üç çocuğu ve ev işleriyle uğraşıyor hem de erkek işi olarak görülen mesleğinde mermer işliyor. Hamur açmak yerine mermer işlemeyi tercih eden, erkeklerin bile bazen zorlanarak yaptığı ağır bir iş olan mermer ustalığına soyunan Kara, mermerciliğe ilgisinin yıllar önce çalıştığı mermer atölyesinde başladığını, daha sonra eşi Bünyamin Kara ile birlikte mermer atölyesi açtıklarını belirtirken,” Evlendikten sonra eşimle birlikte bir atölyede çalışmaya başladık. Ben ilk zamanlar mermer mozaik üzerine çalışıyordum. Daha sonra kendi iş yerimizi açmaya karar verdik ve başardık. Mezar taşı, cam altları, tezgah, merdiven gibi mermerle ilgili aklınıza gelebilecek her şeyi üretiyoruz. Önce ölçülerini alıyoruz, atölyemizde kesim ve yapıştırma işlemlerini eşimle birlikte yapıyoruz.
SIRADA MERMER VE ÇİNİ BİRLİKTELİĞİ VAR
Bu işler tabiki sıradan mermer işleri. Bu erkek mesleğine bir kadın olarak yer alıyorsam kendimi farklı bir bakış açısı getirmek zorunda hissettim. İznik biliyorsunuz çini diyarı olarak biliniyor, bende bu sebeple Mermer ve çiniyi birleştirip farklı bir konsept yaratmak istedim. Deneme çalışmaları bitti, çok yakında Mermer ve Çini ile üretilmiş masa, sehpa ve farklı tarzlara hitap edecek ürünlerin satışına da başlayacağız. Mermerle çalışırken beni ilk kez görenler tabiki çok şaşırıyorlar. Mermerin ağır olması sebebiyle çok kişi hayret ediyor. Ben 50 kilo civarındayım, yeri geliyor 100-150 kilogramlık tezgahlar oluyor. Bu meslekte bel fıtığı olma riski çok yüksek, ayrıca kullandığınız aletlerde bir yerinizi kesmek çok kolay, azami dikkat gerekiyor.” Diye konuştu
YETER Kİ KADIN İSTESİN
Kara, Mermerciliğin kadınlar için çok ağır bir sektör olduğunu ifade ederken,” Bazı meslekler gerçekten kadınlar için zor, ama bir kadın eğer bir şeyi yapmak isterse kesinlikle yapar. Önemli olan inanmak ve yola çıkmak.” Diye konuşurken bir yandan da hemcinslerine bir nevi mesaj veriyor.